15 Şubat 2008 Cuma

Kütahya



Kütahya is a city in western Turkey with 170,000 inhabitants (2004 estimate), lying on the Porsuk river, at 930 metres above sea level. It is the capital of Kütahya Province, inhabited by some 660,000 people (2004 estimate). The city's Roman name was Cotyaeum, a name it retains as a titular Catholic see.[1]

Modern city & province
The industries of Kütahya have long traditions, going back to ancient times. Kütahya is famous for its kiln products, such as tiles and pottery, which are glazed and multicoloured.[2] Modern industries are sugar refining, tanning, nitrate processing and different products of meerschaum, which is extracted nearby. The local agricultural industry produces cereals, fruits and sugar beet. In addition stock raising is of much importance. Not far from Kütahya there are important mines extracting lignite.
Kütahya is linked by rail and road with Balıkesir 250 km (155 mi) to the west, Konya 450 km (280 mi) to the southeast, Eskişehir 70 km (43 mi) northeast and Ankara 300 km (186 mi) east.
Kütahya's largest town is Tavşanlı.
Kütahya's old neighbourhoods are dominated by traditional Ottoman houses made of wood and stucco, some of the best examples being found along Germiyan Caddesi. The region of Kütahya has large areas of gentle slopes with agricultural land culminating in high mountain ridges to the north and west.
The town preserves some ancient ruins, a Byzantine castle and church. During late centuries Kütahya has been renowned for its Turkish earthenware, of which fine specimens may be seen at the national capital. The Kütahya Museum has a fine collection of arts and cultural artifacts from the area.
Moreover the Main campus and the Germiyan campus of the Kütahya Dumlupınar University is located in the city.

History
3rd millennium BCE: Settled, and known as Kotiaion or Cotyaeum, "the city of the goddess Kotys". It was an important stopover on the road from the Marmara region to Mesopotamia.
12th century BC: Incorporated into the Phrygian kingdom, becoming one of the country's most important cities.
Its Greek name was Kotiaion according to its coins, commonly Latinized as Cotyaion, still meaning the city of Cotys.
The ancient city became part of the Roman province of Phrygia Salutaris.
It was a centre of heresy from the second century onwards. Socrates (IV, xxviii) speaks of its Novatian bishop. At first a simple suffragan of Synnada, it became an autocephalous archbishopric, probably in the eighth century, and about the tenth appears as a metropolis with three suffragan sees, which were later increased to thirteen (?).
Lequien (I, 851) mentions ten bishops, the last in the fourteenth century. The first is Cyrus, sent thither by Theodosius II, after four bishops had been slain by the inhabitants.
Around 700 BC: Phrygia collapses, but Kotiaion position as a strong city survives.
1071 CE: Conquered by the Seljuks.
Around 1095: Conquered by the Crusaders.
1182: Reconquered by the Seljuks.
1302: Becomes capital of the Germiyan Turkmen principality.
It was taken and plundered by Timur-Leng (Tamerlane) in 1402.
1428: Becomes part of the Ottoman Empire.
1514: Sultan Selim I resettles tile-workers from Tabriz in Kütahya and İznik after defeating the Persians. With this Kütahya emerges as a centre for the Ottoman ceramic industry, producing tiles and faience for mosques, churches and official buildings in places all over the Middle East.
19th century: With the fast growth of Eskişehir 70 km away, Kütahya has lost much of its regional and economic importance.
It was under Ottoman rule the chief town of a sanjak in the vilayet of Brusa, called by the Turks Kutaya. It had about 22,000 inhabitants, including 4,000 Greeks, 2,300 Armenians, 700 Catholic Armenians, and a few Latins; it contains two schools. It is also the see of a non-Catholic Armenian bishop.

14 Şubat 2008 Perşembe

Rıdvan Dilmen (d. 1962, Nazilli), Fenerbahçe ile özdeşleşmiş futbolculardan biridir. Lakabı kendisinin benimsemediği Şeytan Rıdvan'dır.Bu lakabı kendisine şeytani zekasına atfen Muğlaspor antrenörü Kemal Dirikan yakıştırmıştır.Spora atletizm ile başlamıştır.
İlk takımı şimdi Türkiye 2. Futbol Ligi B Kategorisi 2. Grupta mücadele eden ve şimdiki ismi Nazilli Belediyespor olan Nazillispor'dur. Daha sonra 1979'da Muğlaspor'a geçen Rıdvan Dilmen, ilk kez 1980 yılında transfer olduğu Boluspor takımında ünlendi. Daha sonra 1983 yılında Sarıyer'e ve 1987'de Fenerbahçe'ye transfer oldu.
Fenerbahçe'nin 1988-89 sezonundaki şampiyonluğunda attığı 19 gol ve attırdığı 38 golle büyük rol oynadı. Öldürücü çalımları, olağanüstü oyun zekası, son sürat dribling yaparken birdenbire durarak rakibini oyundan düşürmesi gibi kendine özgü özellikleri nedeniyle Şeytan lakabını aldı.
Sık sık sakatlık geçimesi, daha iyi aşamalar yapmasına engel oldu. Önce 1989-90 sezonunun 10. haftasında Trabzonsporlu Miodrag Jesic'in tekmesiyle sakatlandı. Ancak bir yıl sonra sahalara dönebildi. Birbiri ardına gelen diğer sakatlıklar ve uzun tedavi süreçlerinden sonra 1994-95 sezonu sonunda futbolu bıraktı ,31.01.1996 tarihinde jübilesini yaptı ve antrenörlüğe başladı.
1997 yılında yardımcı antrenör, 1999-2000 sezonunda da teknik direktör olarak Fenerbahçe'ye hizmet etti ama 5. hafta sonunda , 1 Ekim 1999 tarihinde UEFA kupası ilk tur rövanş maçında Fenerbahçe'nin Macaristan'ın MTK Budapeşte takımına elenmesi üzerine , teknik direktörlükten istifa etti. 1998-99 sezonunda Vanspor'u çalıştırdı ve 1. lige çıkardı. 2000-2001 sezonunda Altay'ı, 2001-2002 sezonunda da Adanaspor'u çalıştırdı.2003 yılında 2.Lig A klasmanında yer alan Karşıyaka da teknik direktör olarak görev aldı.
Rıdvan Dilmen, şu anda birçok kanalda televizyon yorumculuğu ve Milliyet'te köşe yazarlığı yapmaktadır.34 kez Milli takıma çağırılmıştır. 29 Kez A Milli ,5 kez 21 yaş altı Milli Takım forması giymiştir.Milli formayı ilk kez 14.02.1982 tarihinde 21 yaş altı Milli Takımı ile S.S.C.B.'ye karşı yapılan özel maçta giymiştir. Son kez ise A Milli takım forması ile 28.10.1992 tarihinde San Marino'ya karşı giymiş ,1-1 devam eden maçta 86. dakikada verdiği gol pası ile maçı Türk Milli takımının galibiyetle bitirmesinde önemli rol oynamıştır.Milli forma altında toplam 5 golü vardır ve milli forma ile son gollerini 25.10.1989 tarihinde Ali Sami Yen stadında Dünya Kupası 1990 Grup eleme maçında Avusturya'ya karşı 15 ve 53 dakikalarda atmıştır.

Unimog


Unimog (Evrensel-motor-makinası/aracı manasına gelen Universal-Motor-Gerät türetilmiştir) Mercedes-Benz tarafından üretilen, her türlü arazi ve hava şartında gitmek için tasarlanan çok amaçlı bir kamyondur. Unimoglar ambulans, askeri taşıma, radyo istasyonu, arama kurtarma ve kar temizleme aracı olarak kullanılabilirler. Dünyadaki birçok ordu tarafından kullanılmaktadır.
Türk Ordusu'nunda başlıca taktik tekerlekli askeri taşıma kamyonudur. 1987'den beri Aksaray'daki kamyon fabrikasında üretilmektedir. Yeni nesil Unimoglar (U 4000) Türk Ordusu'nun hizmetine girmiştir.